Khaled Hosseini – Bin Muhteşem Güneş

Posted by kitaplog

Khaled Hosseini’nin ikinci kitabı “Bin Muhteşem Güneş” ismini Babi‘nin “Kabil’e Veda” gazelinin iki dizesinden alıyor:

“Bu kentin ne çatısını aydınlatan aylarını sayabilirsin,
Ne de duvarlarının gerisine gizlenen bin muhteşem güneşi”

Buna rağmen Kabil ve Afganistan güneşin son yüzyılda doğmadığı bir yer haline gelmiş malesef. Yazar baştan sona hüzünle yoğrulmuş bu romanında da savaşı anlatıyor ama ilk romanı Uçurtma Avcısı’ndan daha ön planda bu sefer. Aynı zamanda da çok güzel bir kadın kitabı bu. Afganistan’da kadınların ne kadar zor durumda ve ezilmiş olduklarını anlatan belki de ilk kitap (benim okuduğum ilk kitap oldugu kesin).

suns2

 

Kitap, hayatları savaş ve başka şeyler yüzünden kesişen, aralarında 15 yaştan fazla fark olan iki kadının hikayesini anlatıyor. Aynı zamanda da Afganistan’da kadın olmanın ne kadar zor olduğunu. Bana kalırsa kitap aynı zamanda başrolünde zalimliğin, zalimlerin olduğu bir kitap. Kitaptaki karakterlerin hayatlarını (sıradan ve basit Afgan insanlarının hayatları bunlar), ardı ardına gelen zalimlikler etkiliyor. Kitaptaki karakterlerde, özellikle de erkek karakterlerin çoğunda (bazılarının farkında bile olmadıkları) bir zalimlik var. Zalimliğin (çok kullanınca anlamı kaçacak kelimenin) ve acımasızlığın pek çok yüzü var kitapta: Kimi zaman “baba oluyor” o yüz, kimi zaman da koca. Sonra değişiyor, “savaş” oluyor, “Rus” oluyor işgal ediyor, “Taliban” oluyor katlediyor. En çok kadınlar etkileniyor, en çok kadınlar üzülüyor. Yüzlerini güldürecek neredeyse hiçbirşeyleri yok bu merhametsiz ama “bin muhteşem güneş”e sahip ülkede. Arka planda bunlar olurken, başroldeki iki kadın (Meryem ve Leyla) yaşamaya ve umut etmeye çalışıyorlar.

suns4

Kitabı okurken bir yandan da ülke olarak, Atatürk’e sahip olmakla, Cumhuriyet’e sahip olmakla ne kadar şanslı olduğumuzu düşündüm. Diğer yandan da insanın insana yaptıklarında sınır olamayacağını, din adına, iyilik adına gerçekleştirilen katliamların ve pisliklerin aslında şu garip insan doğasına ne kadar uygun olduğunu.

Yazar ilk kitabında olduğu gibi bunda da güzel bir öykü ve kurguyla çok iyi bir iş çıkarmış. Açıkçası bundan sonraki romanını şimdiden sabırsızlıkla beklemeye başladım. Muhakkak okuyunuz.

 

.


One Response to “Khaled Hosseini – Bin Muhteşem Güneş”

  1. başlangıcı merak içinde okudum… sonra leyla bölümünde sıkıldım…savaşlardan hoşlanmam … devamı enteresan oldukca bırakamadım…inanamıyorum yanıbaşımızdaki kadınların çektiği çileleri nasıl okuyup sonrada unuturuz… şavaş…aşk.. çok ..eşlilik….konu komşuyla iyiyi kötüyü paylaşmak…bize çok da yabancı olmayan şeyler tek farkımız bizim ülkemiz cennet onlarınki ise cehennem suçları insan olmak korkunç bir şey ve biz bir şey yapamıyoruz nasısa keyfimiz yerinde tıpkı avrupadaki rahat yaşayan insanların bizi anlamadığı gibi biz de onları anlamıyoruz veya anlamamazlıktan geliyoruz.

Leave a Reply